Satoshi Nakamoto, Bitcoin’i icat etmiş, geliştirmiştir ve Bitcoin whitepaper’ını yazmıştır. Nakamoto aralık 2010 tarihine kadar Bitcoin’in geliştirilmesinde aktif rol oynamıştır.
Nakamoto, Ekim 2008 yılında The Cryptography isimli mail grubuna “güvenilir üçüncü taraf olmadan tamamen eşler arası yeni dijital varlık sistemi” hakkında çalışma yaptığına ilişkin bir e-posta göndermiştir. Çalışma, dijital varlıkların kriptografi ile güvence altında olması ve merkeziyetsiz olarak yönetilmesini anlatır. Aynı zamanda çifte harcama problemini çözdüğünü belirtir.
Satoshi Nakamoto ve Bitcoin
12 Ocak 2009 tarihinde gerçekleşen ilk Bitcoin işlemi sırasında, Satoshi Nakamoto bilgisayar bilimci olan Hal Finney’e 10 Bitcoin (BTC) göndermiştir.
Satoshi Nakamoto, diğer geliştiricilerle birlikte Bitcoin blockchain üzerine çalışmaya 2010 yılına kadar devam etmiştir. Fakat Nakamoto 2010 yılında, Bitcoin topluluğunu terk ederek Bitcoin’i geliştirmeyi bırakmıştır. Günümüzde, Satoshi Nakamoto’ya ait olduğu düşünülen Bitcoin cüzdanında yaklaşık 1 milyon BTC bulunur.
Satoshi Nakamoto’nun Önemli Başarıları Nelerdir?
Nakamoto tarafından icat edilen ve geliştirilen Bitcoin, “A Peer-to-Peer Electronic Cash System” adlı makale ile çifte harcama sorununa çözüm yaratan eşler arası bir ağ şeklinde kullanılır. Daha önce dijital varlık oluşturulma konusundaki başarısızlıklara rağmen, Bitcoin başarı elde etti.
Dijital varlıklar, fiziksel varlıklardan farklı olarak birden fazla işlem ile çoğaltılabilir. Bu varlıklar, dijital ortamda bulundukları için birden fazla kez kullanılabilir ve üçüncü taraf bir aracıya gerek kalmadan işlem yapılabilir. Kriptografi ve fikir birliği mekanizmaları aracılığıyla dijital varlıklara üçüncü parti müdahaleleri ortadan kaldırıldı.
Satoshi Nakamoto, defter, ağ, zaman damgası, kriptografi ve fikir birliği mekanizmaları ile gerçekleşen işlemler için merkeziyetsiz bir yaklaşım önerisinde bulundu.
Blockchain ağında işlem verilerine zaman damgaları eklenir. Eklenen bu damgalar aracılığıyla veriler kriptografik teknikler ile şifrelenir. Kriptografik olarak şifrelenmiş veriler üzerinde ise herhangi bir değişiklik yapabilmek mümkün değildir. Ağ içerisinde gerçekleşen işlemler, fikir birliği mekanizmaları aracılığıyla doğrulanır. İşlem verilerinin kayıtları dağıtık defterlerde saklanır. Bu saklanan veriler ağda bulunan tüm node’lara aynı anda dağıtılır ve tekrar kaydedilir. Node sayısı ne kadar fazla ise ağın güvenliği artar ve %51 saldırısına uğrama riski bir o kadar azalır.
Satoshi Nakamoto’nun kendinden önceki kriptografların çalışmalarını bir bütün haline getirdiği bu sistem ile geleneksel veri depolama tekniklerinin daha ilerisinde bir teknoloji ortaya çıktı.
Satoshi Nakamoto Neden Kimliğini Gizlemeye Karar Verdi?
Bitcoin oluşturulmadan önce, dijital varlıklar için birkaç girişimde bulunuldu. Fakat bu girişimlerin birçoğu otoriteler tarafından engellendi veya yetersiz imkânlar nedeniyle yarım kaldı. Satoshi Nakamoto kod isimli kişi veya kişilerin kimliği saklama sebebi olarak görülen popüler bir teoriye göre; terörizm finansmanı ve benzeri suç unsurları ile ilgili yargılanmamak için Nakamoto kimliğini gizlemeyi tercih etti. Her ne kadar bu ve benzeri teoriler kaynaklarda bulunsa da bu gizleme kararının arkasındaki gerçek neden hala bulunabilmiş değildir.
Ek olarak, Bitcoin’in yaratılması, merkezi olmayan ekonomik sistemlerin yolunu açtı. Bitcoin’in en önemli yeniliklerinden biri, herhangi bir aracı olmadan eşler arası işlem yapma imkânıydı. Bu felsefe doğrultusunda, Satoshi Nakamoto Bitcoin kaynak kodunu diğer geliştiricilere devretti ve ortadan kayboldu. O tarihten bu yana Bitcoin, merkezi bir otorite ya da lider olmadan açık kaynaklı bir proje olarak geliştirilmeye devam ediyor.
Satoshi Nakamoto’nun Etnik Kökeni Nedir?
Satoshi Nakamoto’nun nereli olduğu, yaşı ve cinsiyeti gibi kimlik bilgileri hakkında da konu ile ilgili araştırmacıların birtakım teorileri ve varsayımları bulunuyor. Fakat bütün bu araştırmalar hala bir kesinlik vermemektedir. Satoshi ve Nakamoto isimleri her ne kadar epistemolojik olarak Japon kökenli isimler olsa da kimliğini gizlemek isteyen kişi veya kişilerin bir yanıltmacası olabilir. Ayrıca Satoshi Nakamoto’nun kullandığı el yazısı stili araştırmacılar tarafından çeşitli dilbilimsel analizler ile incelendi. Bitcoin’in Teknik İncelemesi, Satoshi’nin forum gönderileri ve e-postaları incelemiş ve kesin bir sonuç olamamakla birlikte, mükemmel bir İngilizceye sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, Nakamoto isminin kökeni Japonca olmasına rağmen ortaya atılan iddiaların çoğunda ABD veya Avrupa kökenli olduğu tahmin ediliyor.
Ek olarak, bu zamana kadar araştırmacıların incelediği e-posta kayıtlarına bağlı olarak Satoshi Nakamoto’nun tek bir kişi olduğu söyleniyor. Satoshi Nakamoto ile iletişimde olduğunu belirten geliştiriciler, onun paranoyak ve şüpheci bir kişiliğe sahip olduğunu iddia ediyorlar. Onlara göre Nakamoto, ara sıra hatta günlerce hiçbir yerde bulunamaz, ancak sonra birdenbire cuma günleri düzinelerce e-posta göndermeye başlardı. Nakamoto’nun Bitcoin’in güvenliğinden ve projenin olumsuz yönde ilerleyeceği endişesini taşıdığı da popüler iddialardan birisiydi. Bu nedenle Satoshi Nakamoto, Bitcoin projesinin nasıl gelişeceğini görmeye çalışan bir kod geliştiricisi olarak da nitelendirildiği düşünülür.
Satoshi’nin Kim Olabileceğine Dair Teoriler Var mı?
Birçok teoriye rağmen Satoshi Nakamoto'nun kim veya kimler olduğu hala kesin olarak belirlenmemiştir. Hal Finney ve Nick Szabo gibi programlama geliştiricilerini Nakamoto ile ilişkilendirilen iddialar net bir şekilde reddedilmiştir.
2014 yılında medyada ortaya atılan bir iddiaya göre tam adı Dorian Prentice Satoshi Nakamoto olan bir kişinin, gerçek Satoshi olduğu belirtildi. Ancak Dorian, California'da yaşayan bir fizikçi ve sistem mühendisi olarak Bitcoin ile hiçbir ilişkisinin bulunmadığını ve kendisinin Satoshi olmadığını kesin bir dille ifade etti.
Öte yandan, Craig Steven Wright adında bir kişi de gerçek Satoshi Nakamoto olduğunu uzunca bir süre iddia etse de konuyla ilgili somut kanıtlar sunamadı.
Kim olduğu belirsiz olsa da Satoshi Nakamoto'nun blockchain teknolojisine dayalı ilk dijital varlığı öne çıkardığı ve tarihin akışını istemeden değiştirdiği söylenebilir. Geliştirdiği çığır açan bu teknolojide tek pay sahibinin Satoshi Nakamoto olmayıp, kriptografinin tarihinde birçok önemli ismin çalışmaları ile bugün kullandığımız teknoloji gelişmiş, her gün gelişmeye devam etmektedir.
