Geçici kayıp (impermanent loss), varlık havuzunda bulunan bir varlığın fiyat değeri üzerindeki sürekli düşüş yaşanmasını ve havuz içinde bulunan diğer varlıkların toplam değerlerinin dolar karşılığında düşüşünü ifade eder.
Geçici kayıp, bir likidite havuzuna likidite sağlanması sırasında meydana gelebilir. Bu durumlarda, havuza yatırılan varlıkların fiyatı, yatırıldığı zamana göre değişim yaşayabilir. Yaşanan değişim ne kadar büyük ise geçici kayıplar o kadar büyük olur. Başka bir deyişle geçici kayıp, likidite sunulması ve yatırılan varlıkların toplam değerinin zamanla düşmesini ifade etmek için kullanılan kavramdır. Varlığın toplam değerindeki düşüşün büyüklüğü ile geçici kayıp ölçülür. Varlığın likidite havuzundan uzaklaşması sonucunda geçici kayıp gerçekleşir.
Geçici Kayıp Nasıl Çalışır?
Geçici kayıp, alım satım yapan kişiler varlıklarını satın almak için DEX kullandıklarında yaşanabilir.
Örneğin, alım satım yapan bir kişi, USDT kullanarak Ethereum satın alır ise, bu kişi söz konusu iki varlığın fiyat hareketlerinden etkilenir. USDT ve ETH eşit seviyede likidite olması gerekirken, ETH’nin fiyatındaki yükseliş, arbitraj için bir fırsat meydana getirir. Likidite havuzundaki ETH fiyatı, piyasadaki fiyatla aynı konuma gelmez. İki fiyat arasında denge sağlanana kadar alım satım yapan kişiler ETH’yi düşük bir oranda satın alır.
Geçici kayıp, likidite sağlayıcılarının kâr elde etmesini engellemez. Kayıp, sadece yatırımcılar likidite havuzundan tam o anda varlıklarını çekerse somut olur. Likidite havuzları genellikle yaşanan kaybı telafi etmek ve daha fazla kâr elde etmek için yüksek ücretler almak gibi yollara başvurur. Likidite sağlayıcıları geçici kayıpları bitirmek için ücretlerden bu şekilde daha fazlasını elde ederler. Fakat çok büyük bir fiyat farkı oluşması durumunda ücret zararı karşılayamayabilir. Bu durumda ise likidite sağlamak yerine varlıkların elde tutulması gerekebilir.
Örneğin, 250$ değerinde bir Bitcoin (BTC) ve 250$ değerine Ethereum (ETH) %10 hisse ile 5.000$ BTC/ETH likidite havuzuna yatırıldığını düşünelim. Yatırıldıktan sonra BTC’nin fiyatı 500$ yükselsin; havuzun dengesi bozulur ve arbitraj oluşur. Likidite havuzunun değeri, dengesini geri kazandığında belirli bir değerde geri yükselir.
Geçici Kayıp Nasıl Hesaplanır?
Geçici kayıp, fiyatların değişim yaşamasından bağımsız bir şekilde gerçekleşir. Geçici kayıp için önemli olan tek şey, varlıkların yatırıldığı zamana göre mevcut zamandaki fiyat oranıdır.
Kalıcı Kayıptan Nasıl Kaçınılır?
Kalıcı kayıptan kaçınmak için kullanılabilecek birçok yöntem vardır. Bu yöntemler arasında, USDC ve DAI gibi stabil kripto varlıkları veya Curve tarafından sunulan paketlenmiş wBTC gibi aynı varlıkların kullanılması yer alır. Ayrıca, Balencer, likidite havuzları için 50/50 modelinden farklı olarak isteğe bağlı ağırlıklar sunar. Bu, bir varlığın havuzda daha yüksek bir ağırlığa sahip olması durumunda kalıcı kayıp riskini azaltabilir.
Bunların yanı sıra, Bancor tarafından kullanılan fiyat tahmini yapanlar ve Tokemak tarafından kullanılan tek taraflı likidite havuzları gibi yenilikçi çözümler de keşfedilmeye başlanmıştır. Geçici kayıpların minimize edilmesi için, iyi bir korelasyona sahip varlık portföyleri oluşturulabilir. Böylelikle varlıkların fiyatları değişim yaşadığında portföy nispeten dengeli kalır ve beklenmedik kayıplardan kaçınılabilir.
Genellikle DeFi protokolleri, farklı teknolojiler ve yaklaşımlar kullanarak kalıcı ve geçici kayıpları önlemek için sürekli olarak çalışır. Bu, DeFi’yi daha güvenli ve kullanışlı bir hale getirerek, kripto varlıklara olan güveni artırabilir.
AMM’e Likidite Sağlamanın Riskleri Nelerdir?
Kayıp, sadece varlıkların likidite havuzundan çekilmesi durumunda oluşur. Varlıklar çekildiği zaman ise kayıp kalıcı olur. AMM’e fon yatırılırken dikkatli olmak gerekir. Likidite havuzları, diğer havuzlara göre geçici kayıplara daha fazla maruz kalır. Havuz içerisindeki varlıklar ne kadar oynaksa, geçici kayıp yaşanma veya maruz kalınma olasılığı o kadar yüksektir.
Dikkat edilmesi gereken önemli bir husus ise denenmiş ve test edilmiş AMM'lerin kullanılmasıdır. DeFi, herhangi bir kişinin mevcut bir AMM'den çatallanarak küçük farklılıklar ekleyebilmesini kolaylaştırır. Ancak bu durum, yazılım açıklarına karşı savunmasız olmanıza ve fonlarınızın AMM'de sonsuza kadar sıkışıp kalmasına neden olabilir. Bir likidite havuzu, olağanüstü yüksek getiriler sunuyorsa, muhtemelen belirli riskleri de beraberinde getiriyordur ve bunlarla başa çıkmak için çeşitli önlemler alınması gerekir.